Geleceğin Harekât Ortamını Şekillendirecek Teknolojiler
Teknolojik gelişim sadece askeri alanda değil, ekonomik ve sosyolojik alanlarda da devletin stratejilerini şekillendirmiştir. Nano-nükleer enerji teknolojileri, karma gerçeklik, hibrit haberleşme teknolojileri gibi yenilikler günlük yaşamda kullanılmaya başlanmış ve devlet fonksiyonlarının her alanına entegre edilmiştir. Bu durum teknolojinin savaş ve barış zamanlarında nasıl bir güç haline gelebileceğini ve devletlerin bu teknolojileri nasıl kullanabileceğini göstermektedir. Modern çatışma ortamlarının, sadece geleneksel askeri güç unsurlarından ibaret olmadığını; bilgi teknolojileri, siber güvenlik önlemleri ve teknolojik inovasyonun da savaş ve savunma stratejilerinde kritik roller oynadığını görmekteyiz. Teknolojik üstünlük, bir ülkenin uluslararası arenada nasıl konumlandırıldığını belirleyen bir faktör haline gelmiştir. Savaş alanındaki başarı, yalnızca sahip olunan silahların gücüne değil, aynı zamanda bu teknolojileri etkili bir şekilde entegre edebilme ve kullanabilme yeteneğine de bağlı hale gelmiştir.
6.3 SENARYO-2 Gerçeklik Küresi: Görünenin Ötesi
Senarist: Bilal Faruk Adın
SENARYO ÖZETİ (SENARYO ÖYKÜSÜ)
İlk defa öldüğümde 21 yaşındaydım. Düşmanı püskürtmüştük, büyük bir zafer kazanmıştık. Ekibimle birlikte geride bıraktıkları mayınları, sinsi tuzakları temizliyorduk. Kurşun hiç beklemediğim bir yerden geldi. Avuç içi kadar bir dron, sessizce arkamdan yaklaştı, beni sırtımdan vurdu. Üzerimdeki zırh sağlamdı, ama zırh delici mermi onu aşmayı başardı. Acının bir saniyede tüm bedenime yayılmasını hatırlıyorum. Nasıl da korkmuştum, o zamana kadar benim için sadece bir fikirden ibaret olan ölümü, bütün soğukluğu ve gerçekliğiyle hissedince nasıl da donup kalmıştım… İçimdeki hayat ışığı büyük bir hızla sönerken, ruhumu derin bir çaresizlik kaplamıştı. Aradan geçen yıllarda, değişik sebeplerle on dört defa daha öldüm. Bomba ile parçalandım, biyolojik silahla zehirlendim, robot köpeklerin çelik pençeleriyle dövüldüm, dikkatsizliğim yüzünden bir binanın tepesinden düştüm. Yaşadığım bunca şeyden sonra artık ne acı ne de ölüm beni korkutuyor. Başıma gelebilecek her şeye karşı hazırlıklıyım. Şimdi yine Gerçeklik Küresi’nin içindeyim. Burada her duygunun gerçek dünyadaki gibi yaşanması, deneyimi benzersiz kılıyor. Aynı zamanda öğrenme sürecini kusursuz hale getiriyor. Gerçeklik Küresi’nde on beş farklı şekilde ölmek, bana sahici bir savaşta hayatta kalmak için on beş değerli ders verdi. Sahiden bir bina enkazının üzerinde yürümem gerekirse neye dikkat etmeliyim, havada zehir olduğunu anlarsam ne yapmalıyım, etrafımda bombalar patlarken yaklaşan robot köpeklerin sesini nasıl fark edebilirim, zihnim bütün bunları ezberledi. Bu eğitim sürecine başlarken, yaşayacaklarımın beklentimin ötesinde olacağını söylemişlerdi. Ama insan bizzat tecrübe etmeden, ne kadar derin izler bırakacağını tahmin edemiyor. Gerçeklik Küresi, belime bağlanan bir cihazla içinde havada durduğum devasa bir kapsül. Dört bir yanımı saran holografik ve led panellerdeki görüntüler arasında, tüm bedenimi özgürce hareket ettirebiliyorum.
23
TASNİF DIŞI
Made with FlippingBook - Online magazine maker