Geleceğin Harekât Ortamını Şekillendirecek Teknolojiler
“Ada yönünde hedef koordinatlara RF taarruz yapılıp haberleşme susturulsa da karadan fiziki ya da yayın yapmayan bir optik/radyo gözlem taarruz ihtimali halen devam etmektedir. İTOK MEBS Tim Komutanı Yzb. BAYRAK ve ekibi belirlenen koordinatlara doğru hızla güvenli şekilde harekete geçer. Timin tüm anlık canlı iz bilgileri ve fiziki ve biyolojik durum bilgileri gibi bilgiler İKLA geniş alan ağları ile TAYKUP üzerinden savunma Bakanlığı ve tüm KKM’ lere sorunsuzca iletilir. Yzb BAYRAK ve ekibi belirtilen koordinata geldiklerinde çok şaşırtıcı bir durumla karşı karşıya kalırlar. Hedef gemi ile haberleşmesi köreltilen adaya sızma ihtimaline karşı etkisiz hale getirilmeye çalışılan unsurun aslında bir deniz canlısı olduğu anlaşılınca Yzb. BAYRAK ve ekibi hem sevinirler hem de üzülürler. Deniz canlısı, içine yerleştirilmeye çalışılan elektronik birimler nedeniyle enfeksiyon kapmış ve yaşamını yitirmiştir. Dolayısı ile karaya sürüklenerek can vermiştir. Dost olmayan müttefik ülkeler tarafından canlı içerisine yerleştirilen elektronik birimler gemi ile haberleşen birimler olduğu yapılan tıbbi ve teknik inceleme sonunda anlaşılmıştır. Hayatını kaybetmiş deniz canlısının içine ve üzerine yerleştirilen elektronik birimler de zarar görüp iş göremez hale gelmiş olduğu incelemeler esnasında ortaya çıkar.”
zekâya sahip robot askerlerimizin tasarlandığı, üretildiği ve depolandığı kozmik bir üs. Düşmanlarımız, senelerdir robot asker teknolojimizi çalmak için türlü yollar deniyor. Adanın etrafını saran denize yayılmış duba şeklinde sensörler, mikro boyutlardaki sürü İHA’larımız, otonom savaş araçlarımız, güvenliğimizi sağlıyor. Bütün bu üstün teknoloji, TAYKUP’un iletişim ağıyla koordine ediliyor. İşte bu yüzden, az önce saldırıya uğrayan güvenlik duvarını ayakta tutmak için delicesine bir hızla kod yazmaya devam ediyorum. Parmaklarım kanayacak gibi acısa bile ara vermiyorum. TAYKUP bugüne kadar bizi sayısız tehlikeden korudu, bugün biz onu korumalıyız. Saldırı tek bir koldan gelse, her zaman olduğu gibi kolayca bertaraf ederdik. Düşman bu kez sinsi ve hazırlıklıydı. İlk önce, 6 adet pico-SAT uydusunu alçak yörüngeye bıraktılar. Bu uyduların, TAYKUP’u devre dışı bırakmak ve adadaki sisteme sızmak için tasarlandıklarını anladık. Düşman uyduları ile TAYKUP arasında kıyasıya bir mücadele başladı. Radarımızda sayısız yabancı gemi belirince, büyük bir çıkarma olacak sanıp dikkatimizi o yöne verdik. Denizde yalnızca bir geminin bulunduğunu, diğerlerinin sahte sinyallerden ibaret olduğunu anlayana kadar, ciddi zaman harcadık. Şayet iletişim ağımızı gökyüzüne yayılan sayısız küp uydu yerine birkaç devasa uyduya emanet etmiş olsaydık, onları imha ettikleri anda tüm harekât kabiliyetimizi kaybederdik. Ama TAYKUP sisteminde, 750 adet takım uydu, uyumlu bir ekip halinde çalışıyor. Bazıları zarar görürse, diğerleri hiç vakit kaybetmeden onların yerini alıyor. Gökyüzündeki muazzam haberleşme ağı, kendini adım adım tamir ediyor. Bizim sadece biraz zaman kazanmamız lazım. Uzaydaki mücadeleyi kazandıktan sonra, gerisini TAYKUP halledecek. Komuta merkezinde dost bir ses yankılanıyor. Koordinasyon Subayımız, Kardelen isimli denizaltımızın, düşman bilgisayarlarının konuşlandığı gemiyi tespit ettiğini bildiriyor. TAYKUP ipleri devralınca, insansız araçlarımızın desteğiyle gemiye saldırı düzenlenecek. Geminin bulunması önemli bir gelişme, ama saldırgan sinyallerin tuhaf bir kaynağı daha var. Sürekli oradan oraya hareket eden, anlamlı bir rota takip
27
TASNİF DIŞI
Made with FlippingBook - Online magazine maker